Günümüzde örgütsel iktidarı, kültür yönetimiyle ve ona karşı direnişi de sinizm
kapsamında ele almanın yeterli olmadığı belirtilmektedir. Çalışanların örgütlere
bağlılıklarının oluşturulmasına dayanan iktidar zayıflamaktadır; artık, çalışanları
birbirleriyle rekabet ettiren, çalışma-çalışma olmayan ayrımını bulanıklaştıran ve
tüm yaşamın “kırılganlaşma”sıyla işleyen neoliberal yönetimsel iktidar ön plana
çıkmaktadır. Şimdiye kadar örgüt çalışmalarında neoliberal yönetimsellik, gündelik/
yerleşik etkileşimler kapsamında yeterince ve derinlemesine incelenmemiştir.
Çalışmanın çıkış noktası neoliberal iktidarın günümüz işyerlerinde gündelik etkileşimler
kapsamında işleyişini incelemektir. Bu noktadan hareketle, “neoliberal
yönetimsellik günümüz çalışma yaşamında gündelik etkileşimler bağlamında
nasıl işlemektedir?” araştırmanın ana sorusudur. Romanlar, gündelik etkileşimlerin
ele alınmasında derin bilgiler sunarlar. Makale, güncel çalışma yaşamıyla ilgili
Türkçe bir romanı (Ofistekiler: Bir Plaza Romanı) veri olarak kullanarak neoliberal
yönetimsellik çerçevesinde beyaz yakalı bir kadın çalışanın işyerinde kendisini
yeterince pazarlayamamasını, samimi olmayan çalışma pratiklerine karşı sessiz
kalmasını ortaya koymakta, neoliberal yönetimsel iktidarın hem gündelik etkileşimler
hem de çalışanların birbirleriyle olan rekabetleriyle nasıl işlediğini göstermektedir